çArşı Geliyooor!

    Yazan: Sis Etiket: »
    Beğeniler


    Yazarı : Kolektif ( çArşı  &  Forza Beşiktaş )
    Türü : Politika-Araştırma
    Yayın Evi : Okuyan Us
    Sayfa Sayısı : 176
    Basım Tarihi : 2013

    Geleceğin Türkiye’ sinde ebeveynlerine “2013′te ne olmuştu” diye soran bir çocuğun alacağı ilk cevaplardan biri “Gezi” olacaksa eğer, “Orada kimler vardı” sorusunun yanıtında da çArşı grubunun özel bir yeri olacak.

    Bu kitapla, bir yandan milyonların gözünde basit bir taraftar grubu kimliğinden bambaşka bir konuma yükselmiş olan çArşı‘ nın kendi yorumlarıyla yaşananları nasıl değerlendirdiğini öğrenecek, bir yandan da olay anından tanıklıklar, anekdotlar ve özel röportajlarla çArşı‘ ya dışardan bir bakış atma şansı bulacaksınız.
    Geleceğin Türkiye'sinde ebeveynlerine "2013?te ne olmuştu" diye soran bir çocuğun alacağı ilk cevaplardan biri "Gezi" olacaksa eğer, "Orada kimler vardı" sorusunun yanıtında da çArşı grubunun özel bir yeri olacak. - See more at: http://sondakikahaberler.gen.tr/haber/1936-kultur-sanat-carsi-geliyooor.html#sthash.tmgfvAe1.dpuf
    Geleceğin Türkiye'sinde ebeveynlerine "2013?te ne olmuştu" diye soran bir çocuğun alacağı ilk cevaplardan biri "Gezi" olacaksa eğer, "Orada kimler vardı" sorusunun yanıtında da çArşı grubunun özel bir yeri olacak. - See more at: http://sondakikahaberler.gen.tr/haber/1936-kultur-sanat-carsi-geliyooor.html#sthash.tmgfvAe1.dpuf
    Geleceğin Türkiye'sinde ebeveynlerine "2013?te ne olmuştu" diye soran bir çocuğun alacağı ilk cevaplardan biri "Gezi" olacaksa eğer, "Orada kimler vardı" sorusunun yanıtında da çArşı grubunun özel bir yeri olacak. - See more at: http://sondakikahaberler.gen.tr/haber/1936-kultur-sanat-carsi-geliyooor.html#sthash.tmgfvAe1.dpuf
    Geleceğin Türkiye'sinde ebeveynlerine "2013?te ne olmuştu" diye soran bir çocuğun alacağı ilk cevaplardan biri "Gezi" olacaksa eğer, "Orada kimler vardı" sorusunun yanıtında da çArşı grubunun özel bir yeri olacak. - See more at: http://sondakikahaberler.gen.tr/haber/1936-kultur-sanat-carsi-geliyooor.html#sthash.tmgfvAe1.dpuf
     Anonim

    "...zaten göz gözü görmüyor bir yandan da pat pat pat gaz sesleri yaklaşıyor, geliyorlar. Koşmayı geçtim öksürmekten artık nefes alacak halim kalmamış, Akaretler' deki Migros' un orada bir yerde çöktük kaldık gazın ortasına, artık ne olacaksa olsun diye...Arkadaşım bana sarılmış ağlıyor, ben de artık buraya kadarmış diye düşünürken, o gazın dumanın arasından üç tane Beşiktaş formalı çocuk çıktı... O kargaşada bizi nasıl aldılar, ordan nasıl çıkarıp taa Yıldız' a kadar götürdüler hâlâ bilmiyorum, ama o formayı görünce yaşadığım hissi hayatım boyunca unutmayacağım..."

     ekşisözlük--gulferke-1 Haziran

    "...şişli2den taksim'e doğru yürüyen gruplar arasında, "ülkücü hareket engellenemez" sesleri ile "çav bella" sesleri birbirine karışıyordu. sonra birden valikonağı caddesi'nden "karanlığın üstüne güneş gibi doğarız" sesleriyle çarşı grubu girdi alana. game of thrones'taki krallıklardan bile daha görkemliydiler. 2000 kişilik ordusuyla gezi parkına doğru ilerlemeye başladılar, biz de peşlerinden.çarşı grubunu gören meydandaki kalabalığın hissettiği güveni daha iyi nasıl anlatabilirim bilmiyorum..."


    ekşisözlük-powerbroker-6 Haziran

    "arkadaşlar beşiktaşta neye ihtiyaç var? gelirken ne getirelim?" diye tweet atanlara, "sol beke, kaleye ve kanatlara acil adam lazım, lahm, casillas ve ronaldoyu getirirsen namağlup şampiyon oluruz" deyip direnirken güldürendir.

    “Amirim, biz buraya 80 kişi geldik, 79 kişi dönmeyiz. Bunu yapamayız!”
    - Optik Başkan, Samsun deplasmanında göz altına alınan Beşiktaşlı taraftar için polis amiriyle konuşurken.
    Beşiktaşlı olsun ya da olmasın, futbol ile yakından ilgilenen herkes yukarıdaki efsane diyaloğu bilir.  Mehmet Işıklar, nam-ı diğer Optik Başkan Beşiktaş’ın taraftar grubu Çarşı’nın kurucularından…

     
    Çarşı Beşiktaş'taki kedileri zor tutuyor...


    Aslında fazla insanın bilmediği bir şey var. Gezinin başlangıcı bence kitapta da dendiği gibi bir kaç hafta öncesinde başladı. Beşiktaş-Gençlerbirliği maçında 200.000 taraftar stadına veda etmek için semtine gelmişken kendilerine yunusların silah çekmesi ardından da gazlanmasıyla belki. Veya koca koca kelli felli sanatçı insanların sadece Emek sinemasının yıkılmasını protesto etmek amacıyla izinli, başlangıcı bitişi belli, yapılacak konuşmaları bile belli olan bir protestoda bir araya geldiklerinde gazlanmalarıyla.  Veya gelmiş geçmiş en ağır müdahale edilen 1 Mayıs ile. Ya da kürtaj, sezaryen, çocuk sayısı ve mizah ürünü olan " hala bu ülkede kurufasulyeyi akşamdan ıslatmadan pişiren kadınlar" var cümlesiyle. Sonuçta bir şeyler taştı ki Gezi yaşandı. çArşı ise kitapta da dendiği gibi kurumsal olarak değil, bireysel olarak girdi işin içine. Ama ortalık ev hanımları, emekli amcalar, gencecik çocuklar ile doluyken ortaya kurumsallığa en yakın isimle çıkan onlardı ve fatura onlara çıkartıldı büyük ölçüde. Bir de sokak çatışmasına alışkın ve bilgili olmaları, çevik ile çook uzun süredir oynaşmış olmalarının getirdiği rahatlık; ama en en başta Beşiktaş gencine özgü olan o kara gözlü olma durumu, o dayak yerken bile gülmeleri güldürmeleri, zekaya pratik olmaları, çabuk karar alıp sağ duyuya sahip olmaları; hepsi değil mutlaka ama aralarındaki ağır olgun abilerin sözünü sonuna kadar dinlemeleri gibi bir dolu özellikleriyle Gezinin ilk günlerinde Taksim' deki ve Beşiktaştaki çatışmalarda ibreyi halk lehine döndürdüler. Sık bakalım onların eseri, bazen yemek yaparken bile kendimi onu söylerken buluyorum. Akaretler çatışmasında dükkanda ne varsa önümüzdeki insanlara verirken içeri giren semtin çocuğu abla "suyunuz biterse bana şişe ver camiden su doldurup getireyim,su olmadan ölür bu insanlar" demişti. Nerede  hangi sokakta hatırlamıyorum şimdi ama "ey kafanı" bağırışıyla suratımı asfalta yapıştıran sonra da kafamın üzerinden sıyırıp geçmiş gaz kapsülünü eliyle alıp öteye atan FEDA formalı canımı kurtaran vardı bir de. Ben tutulup kalınca "abla sinir krizi geçirmeycen di mi gözünü seveyim" deyip o ortamda güldüren velet. İşte bu yüzdendir ki bugünlerde sosyal medyada "savcım Bilali polis alamıyorsa çArşı olarak biz alırız" muhabbeti yapılabiliyor.


    Kitap, Çarşı grubu hakkında çıkan bilgi kirliliğini temizleme amacı da taşıyor. Bir yandan spekülatif haberler yalanlanırken bir yandan da sosyal medyada Çarşı hakkında ortaya çıkan şehir efsanelerinden bahsedilmiş. Olayları yakından takip edenler bilir, ‘Davulcu Vedat’ efsanesi de bu bölümde yer alıyor.
    Kitabı okurken, Gezi Parkı olayları sırasında sosyal medyaya yansıyan ve yansımayan olayları öğreniyorsunuz. Yaşananları birinci ağızdan dinlerken duygusal bir bağ kurabilirsiniz.

    Kendi kültürünü yaratan Gezi devrimi içinde göz atılması gerekiyor diyorum bir de. 

    (Tanıtım Bülteninden)

    Çarşı Geliyooor!

    Tribünün Asi Çocuklarından Türkiyeyi Sarsan Haziranın Hikâyesi

    Geleceğin Türkiyesinde ebeveynlerine "2013?te ne olmuştu" diye soran bir çocuğun alacağı ilk cevaplardan biri "Gezi" olacaksa eğer, "Orada kimler vardı" sorusunun yanıtında da çArşı grubunun özel bir yeri olacak.

    Bu kitapla, bir yandan milyonların gözünde basit bir taraftar grubu kimliğinden bambaşka bir konuma yükselmiş olan çArşının kendi yorumlarıyla yaşananları nasıl değerlendirdiğini öğrenecek, bir yandan da olay anından tanıklıklar, anekdotlar ve özel röportajlarla çArşıya dışardan bir bakış atma şansı bulacaksınız.

    "Geri çekilirken herkesin yüzünde moralsiz bir ifade vardı. O sırada haber geldi: "çArşı Gümüşsuyundaki polis engelini aşmış ve 150 kişiyle Gezi Parkına girmiş!"

    …Herkesin gözleri parlamaya başladı. O yorgun, moralsiz bakışlar gitti, yerine haklıyız kazanacağız bakışları geldi. O haber doğru muydu ya da böyle bir haber almasaydık direniş sabaha kadar sürer miydi bilmiyorum…"

    "…çArşının başarısı o gözlerdeki parıltıdır. Yoksa bu siyasi olarak bir noktaya dönmüş, başka bir şey olmuş, falan olmuş, filan olmuş, bunlar başarı olarak addedilmez. Bizim için tek başarı insanların gözündeki umut ışığıdır."
    -Borga, çArşı-

    "…zaten her yanımız gaz, ordan bi de telefonda annem avaz avaz bağırıyor. Anne tamam ya dedim, merak etme, çArşı burada…"

    "…Adamları seviyorum ama çok laf sokuyolar. Herif diyor ki, Abi ayıptır sorması sen niye geldin? Göt göbek yürümüş bi düşsen 3 kişi taşıycaz, tek başına direnişin belini büktün abi…"

    "Önce yerin titremesinden ve gelen seslerden gerçekten bir an tank getirdi heralde polisler dedim. Aklıma ilk o geldi. Sonra kitlenin arasından bir iş makinasının barikata doğru geldiği gördüm. İnanılmaz bir andı."

    "Görmüşsünüzdür, bunların kırmızı bir pankartı var hani. En umutsuz anımda, en korku ve dehşete kapıldığım, ne yapacağımı bilemediğim anda bu pankart umulmadık zamanlarda karşıma çıktı. O zaman dedim kendime , "Hiiştt… Sorun yok, sakin ol, çArşı burada…"

    "…Ulan şu direniş hayırlısıyla bitsin Fenerbahçe formamla çarşıya girip bu gruptan dayak yemek istiyorum. Dövsünler lan canları sağolsun."

    2 Kişi Yorum Yapmış.

    1. Kitabi not aldim bizimkilere almalarini soyeleyecegim ki ne olur ne olmaz belki gittigimde bulamayabilirim:) tesekkurler paylasim icin..o kediler ne oyle tatli seyler sevdim onlari:)

    2. Sis says:

      Dostbahçemdekilezzet,
      gezi kültürü ürünlerini vermeye devam ediyor, edecek. yıllar sonra belki de edebiyat değeri taşıyan ürünleri de okuyacağız ama bu birinci ağızdan o dönemi anlatan tanıklıklarıyla okurken beni yine haziran gecelerine götürdü.çok uzun süredir içinde olduğum okuyamama ve yazamama dönemimi de inşallah bu kitapla bitirdim.

    Siz de Yorum yapın