Prince of Persia The Sands of Time

    Yazan: Sis Etiket: »
    Beğeniler


    Taa 1989 dan bu yana oyunseverlerin çok iyi bildiği bir oyun sonunda film olarak karşımızda. Filme de geleceğim ama isterseniz önce oyunlarını bi hatırlatayım.Burada ilk oyun hakkında,burada da serinin tüm oyunları hakkında temel bilgiye ulaşabilirsiniz. İlk oyunu ilk oynadığım zamanları çok net hatırlıyorum. 90 veya 91 yazıydı ve ben Taksimdeki Sipahi Klübünün kumarhanesinin müdürüydüm. O zamana kadar Hilton ve Etap Marmarada çalışmış ve sürekli kalabalık büyük casinolara alışkınken,oralara göre çok daha büyük rakamların döndüğü,ama sürekli az sayıda ve ünlü insanlarla dolu olan bu küçük klüpte çalışmaktan hiç de memnun değildim. Ben bir şirket ciddiyetiyle yönetmeye alışkınken ,karşımda sürekli kapris yapan ve ortamı evleri gibi gören,rulet masasından vidolu tavla masasına veya konken masasına geçen müşterilerim arasında sıkıntıdan çatlamak üzereydim ( kazancımın çok iyi olmasıydı ben hala orda tutan ). Çok uzun çalışma saatlerim bittiği zaman, bir de tek yetkili olduğum için tüm klübün kasa kapanışlarını bekliyordum. Bu da sabah 8 lerde oradan çıkmama sebep oluyordu. İşte bu oyunları kapatış saatimle kasaların kapanmasını beklediğim süre içinde laptopta bu oyunu oynamaya başladım. Tüm bir yazımı prensi binbir şekilde atlatıp zıplatıp,tırmandırarak,düşmanlarını kılıçtan geçirterek,can alıp iksir arayarak geçirdim.






    Prince of Persia 2: The Shadow and the Flame ikinci oyundu. Ama çalışma şeklim o dönemde PC oyunlarına az zaman bıraktığından hakkını veremedim açıkçası. Aradaki diğer oyunları hiç oynamadım ama Prince of Persia: The Two Thrones ise oğlumla birlikte oynadığımız bir oyun oldu. Ve ben kadar oğlum da keyif aldı bu oyundan. Bu hafta ilk iş olarak oynamamış olduğumuz bir serisi varsa onu alacağım zaten.





    Filme dönersek eğer,PC oyunlarından esinlenilmiş ama bu kadar oyuna benzer film azdır sanırım. Karakterimize bir isim verilmiş filmde :Prens Destan. Prensesimiz ise esmer güzeli bir fıstık. Konu eften püften ama zaten bu filme konusu için giden olursa şaşarım. Oyuna aşina olanların çok iyi bildiği çatılar tepesinde atlayıp zıplamak,duvarlara tırmanmak,duvarda sıra sıra diklemesine duran sopalarda birinden öbürüne zıplayarak ilerlemek,ve tabii ki bol kılıç kullanmak filmde en çok yeri tutan sahneler. Ama o sahneleri izlerken içinizden "allahım oyunda da aynı şekildeydi " diye geçiriyorsunuz. Hayal gücünün ve yaratıcılığın Hollywood için sınırları kalmadığına bir kere daha inanıyorsunuz. Hele şimdi hangi tuşlarla yapıldığını hatırlamadığım o yüksek yerlerden canımız gitmeden atlayabilmek için kullandığımız bir çift perendeli sıçrayış vardı ki,birebir aynı hareketleri yapabilmişler. Zıplar veya atlarken bacaklarını karnına doğru çektiği tipik Prince of Persia görüntüsü dahil son derece gerçekçi olarak yapılmış .Aşaıdaki iki videoyu ( ilki oyunun videosu ikincisi filmin fragmanı ) izlediğinizde ne demek istediğimi sanırım daha iyi anlayacaksınız.





    Çoluk çocuk gittik bugün filme,12 yaş 13 yaş ve 22 yaş olan çocuklarımız, bir de biz 45lik anneler. Hepimiz süper keyif aldık. Ve bence bu filme zaten böyle gitmelisiniz. Çocuğunuzla birlikte gidip sonrasında oyunu birlikte oynayın. Teknoloji dünyasının sınırları yok ettiğine ve yaş farkı denen şeyi ortadan kaldırdığına bir daha tanık olacaksınız.

    One Response so far.

    1. d@phne says:

      Ben oyunun cep telefonu versiyonunu oynadım. Ki bilen bilir atlamalı,zıplamalı oyunları pek de oynamam. Evet, ben de aynı fikirdeyim, ha oyun ha film. Bu kadar mı aynı olur kardeşim. Duvarda sıra sıra sopalar üzerinde koşulan bir sahne , havada çift perende bile var. Güzel film.

    Siz de Yorum yapın