Kısa Gülümsemeler

    Yazan: Sis Etiket: »
    Beğeniler


    Sizleri Gülümsetecek her anı,her anıyı burdada paylaşmanızdan mutluluk duyarız.

    29 Kişi Yorum Yapmış.

    1. Adsız says:

      harikasın sis,teşekkürler:)

    2. hakikaten harikasın muhtesemsin sis ellerine saglık ohh rahatca icimi dökebilecegim yaptıgım sakarlıklarla :))

    3. Adsız says:

      bir gün tepsi böreği yapacağım.her şeyi hazırladım.fırını da yaktım.tepsiyi fırına koydum.
      bir süre sonra böreğe bakmaya gittim fırının yanına.birde ne göreyim fırın içinde börek yok.
      -aman allahım!nasıl olur diye,
      mutfağa döndüm.her yere dolaplara bakıyorum.1 tepsi börek yok.
      bir taraftanda;
      -allahım,aklımı koru diye,nerdeyse ağlayarak dua edip duruyorum.
      5 dk.kadar arandıktan sonra nihayet böreği buldum.
      eski oturduğum evde koridorda çamaşır makinesinin üstüne koymuştum fırını.hemen yanında da kiler vardı.
      meğerse,ben tepsiyi fırına koyuyorum diye,kilerin kapısı açıp,kilerin rafına koymuşum.
      ama yaşadığım o şaşkınlık dolu dakikaları anlatamam.
      aklıma geldikçe halen gülerim:DDD

    4. d@phne says:

      oğlum doğduğu zaman kıpkırmızı, kıvırcık saçları vardı. doğumu Ankara'da yaptığımdan doğum sonrası bir süre annemlerde kaldım. Rahmetli anneannem o zaman oldukça ilerlemiş bir demans halindeydi (tükçesi bunama). bazen annemi tanımaz bazen babamı, bazı gün ise nerede olduğunu unuturdu. Bir gün telaşla yanıma geldi. "Kızım bebeğimizi almışlar, yerine kırmızı saçlı acaip bir şey bırakmışlar" dedi. Onun bizim bebeğimiz olduğuna çok zor ikna ettim onu. Bir kaç gün sonra da sabah banyodan çıkan eşimle karşılaşmış, ki doğumdan beri o da izinliydi bizimle birlikte, bağırarak geldi. "eve bir adam girmiş, çabuk babana haber ver" diye. Canım benim. Şimdi gülümseyerek anlatıyoruz ama yaşarken özellikle annem için çok zordu. Nur içinde yat annenanneciğim.

    5. Adsız says:

      amin daphnecim:)
      benimde babam Alzheimerdi.onunla ilgili anıları da yazarım daha sonra.güler misin ağlar mısın?

    6. Sis says:

      anneannem yaa.nasıl pamuktu.gerçi ondan daha pamuk görünümlü babanem vardı ama o zehirdi zehir.felç yüzünden el ayaktan düşene kadar hep kötüydü.neyse rahmetlinin arkasından konuşmamak lazımdır.

      neyse ben bu kızılların ikincisini anlatacağım size.Daphenin kızı doğuyor o gece.hatun pek de sevdi yerini,epey bi kaldı anne karnında.neyse o gün kontrole gitti.ertesi sabaha mı sonraki sabaha mı ne doğum başlamamışsa biz başlatırız demiş doktoru.O gece saat 11 falandı sanırım aradım.evde yoklar.cep telefondan aradım.kadın bana demez mi ay senle konuşamam doğuruyorum şu anda.hönk!!!
      apar topar hastaneye gidersin.meğerse bu zamansız doğuma başladığından ve de hocanın hastası hem de öğrencisi olduğundan aman doğurma hoca bekleyecez demişler.e bekle bekle nereye kadar?bebek bu ay tamam ben de bekleyeyim der mi? hocaya ulaşabilmek için hatun sancı odasında elinde telefonlaymış ki ben aramışım.
      neyse doğum hocasız oldu bitti.daphne odaya alıdıydı sanırım.enişteyle ben doğumhane kapısına bebeği görelim diye gittik.yalvar yakar gösterdiler kapıdan aralıktan.aynı kızıl saç beyaz ten bi şey.eniştemin lafını hiç unutmam.
      "kimsenin bizle sütçüyle bilmemneyle dalga geçmesine imkan var mı ya,bak şuna hele " dedi

      prototiptir daphnenin çocuklar.kızıl kafa havuç onlar.ama dünya canları

    7. Adsız says:

      :DDD

    8. Sis says:

      eski bir sitemizdeyiz.herkesin ortak alanda yazdığı bizim xat benzeri bir sohbet odasında.bir sohbet başlamış.konu dekolte.ama arada bir arkadaş var dekolteye çatal diyor.e bu çatalında vücutta iki yeri var.neyse hepimiz geyiğe sardık çatal aşağı çatal yukarı.o sırada odaya giren başka bir arkadaşımız ( severdim nan seni hülla) çatalı bildiğimiz çatal olarak algıladı.hatta bizim de gaz vermemizle çatal bıçak takımına döndü konu.şimdi kadıncağız yazıyor.
      --aaa bende bi gündeliğe var bi misafire
      biz hinler cevap veriyoruz
      --nassı yani bunun gündeliği misafiri de mi oluyor
      kızcağız devam ama o çatal bıçak takımında hala
      -ee tabi altın kaplama olanları da gündelikte kocama kaynanama çıkaramam ki canım
      biz yıkılıyoruz tabi
      -hmm altın kaplama dekolte ( çatal ) peki bu alt çatal mı üst çatal mı? hangisi kocaya hangisi kaynanaya ?

      burda işte uyanıyor.
      ve bir karadeniz kadını olarak ağzımıza ediyor sonra:D

    9. Adsız says:

      canım babacım ,nur içinde yatsın alzheimerdi.
      kardeşimin yazlığı ile bizim yazlık arasında bir site vardı.
      babamda hep bir bana bir kardeşime gidip gelirdi.
      ama her gelişinde kardeşimiz sitesindeki bisikletlerden birini alır,onu bizim sanıp sürüp getirirdi.
      arada yolda düştüğü de olurdu.bisiklet hasar görürdü tabi.
      -babacığım,bizim bisiklet burada ,niye başkasının bisikletini alıp geliyorsun ,
      derdik ama boşa.gene her seferinde başka bir bisikletle gelir,üstelik geri dönerken de bizim bahçede unutup giderdi:)
      kardeşim isyan etmişti artık.
      -yeter babacım dedi,aylığı bisiklet tamirine verdim:)))
      tabi bisikletlerini arayanlar bizim bahçeye gelirdi.

    10. 21 yıl calıstım, sonunda 4 yıl önce emekli oldum bazı arkadaslarım cok takıldılar yaslandın artık emeklı olmak yaslılıgı kabullenmektır dıye ama ben nasıl mutluyum anlatamamm aklımca 10 yasda genclestim neyse evimdeyimyaa, ilk ramazan nasıl guzel evde olmak esim ogün carsıya gidecek pazara ugrayacak filan ben cıkamıyorum kesin alınması gerekenler dıye lıste verdım elıne hurmamız bıtmıs oglumda bayılır hurmaya ve onun harıcı hep pazar malzemelerı esım gelene kadar mutfaga gırdım yemeklerımı hazırladım copu koydum kapıya masa hazırlayacagım zıl caldı esım ısteklerımle gelmıs bır yıgın posetı kapıya brakıp gerı gıttı aldım mutfaga tum posetleri yere dız coktum posetlerın arasına oncelık hurmada onu arıyorum yaa unuttuysa pazar posetı olmaz market posetı olmalı aranıyorum tum posetlerde resmen esınıyorum bır posetın ıcınden seffaf beyaz bır poset cıktı ıcınde haslanmıs makarna nasıl sasırdım bune yaa allah allah bizim memlekette marketler haslanmıs makarnamı satıyorlar aaa nasıl olur hıc görmedım boyle sey nıye aldıkı bunu baakk sen bıde marketlerımızı begenmem ammada gelısmısler fılan dıyorum kendı kendıme saskınlık ıcınde ama hala esınıyorum posetlerın ıcınde...sonra bırden gercegı gorme amannn tanrımm napıyorum benyaa ayy ben copte esınıyorumm allahım ben bunadımmı ahh ben yaslandınmı delımıyım ben, haslanmıs makarnaymıss ahh akılsızzz senın copun o(kapıdaki çöp posetinide pazar posetleri ile almısım içeri)...dızlerıme vurarak oturdugum yerde 5-10 dk.hem agladım hem soylendım bunu arkadasıma telde anlattım aglayarak o ise beni kahkaha krızıne gırerek dınledı hemen ertesı gunu anlatmıs herkese, tum arkadaslarıma tabıı benı goren; duyuyoruz marıfetlerını yaslandın sen yaslandınn emeklilik sana yaramadıı:((

    11. pesindende hemen diğer çöp anımı anlatayımda nasıl çöp manyağıyım görün:))

      benden başka tüm ailem istanbulda yasamakta bende birkac haftalıgına gideceğim yanlarına
      tabii önce cıktım carsıya ne seviyorlarsa almaya calıstım hep yöresel şeyler kocaman bir köy ekmeği tirit yaparız diye (tiridine bandım hehee) serme, bazlama,köy peyniri küçük kardesim taze cekilmiş kahveye bayılır ona 4-5 paket özel kahve ufaklığa özel hediyeler yani ailenin en küçüğüne daha hatırlayamıyorum ama yöresel şeyleri hafta içi hergün bulamazsınız burda köylü teyzelerimizden kurulan pazardan alırız
      aksam elimkolum dolu döndüm eve peynir filan varya posetlerde herseyi kocaman tek bir posete koydum dolaba sığmayacak mutfak balkonu daha soguk yarın gidecegim nasılsa diye koydum balkona aksamda cantamı hazırlarım diye yarım saat sonra kapıcımız çöpleri almaya geldi verdim çöp posetlerimi daldım diger işlerime...ertesi aksam yolculuk var ögleden sonrası hazırlandım valizimde hazır ama noksanlarım var balkondalar ya cıktım balkona yok poşet kocaman poşet yok o yana dön bu yana dön yok allahım nereye gider koca poşet eşim acaip şakacıdır saklamıştır diye onu aradım görmemiş bile sonra biraz düşününce
      yine jetonum düştü amaniiiinn çöpe attım ben tüm aldıklarımı akşam verirken bir poseti bu ammada agır diye verdim birde ahh delirdimmi benn naptımm hemen kapıcıyı aradım çöp kamyonu geldimi konteynarlar boşaldımı diye sordum oda dediki evetya ilk defa erken geldiler dün aksam aldılar ne vardı, aman tanrımmm ben yine bir ağlama nöbetii naptımm benn gitti herşey nerden bulurum onca aldıklarımı...bulamadım tabi biir kısmını toparladım ama dörtte biri ancak elim boş ve kendime küsmüş gittim yolculuğa :))

      tabii bu arada adımda buralarda çöp manyağına cıktı

    12. d@phne says:

      canım nilim benim, ben de eskiden hiç bir şeyi unutmamamla övünürdüm. anlıyorum seni. Babamın dediği gibi "ondandır ondan..." :))

    13. Bu kadar unutkanlık normalmi bilmemki bu yaşta henüz genceciğim ilerde nolcamki ben daphnem:))

    14. Adsız says:

      koptum fblim:)
      sen çok yaşa e mi?

    15. Araya girdim sanırım...

      Yani, cümle yanlış olmasın -çatal bıçak hesabı-, sadece Sishyphos'a yorum bırakmak istedim...

      Var tabii bence komik hadiseler. Blogumda yazıyorum şimdi.

      Sevgilerimle...

    16. Sis says:

      puhahhha araya kişi mi girer nesne mi:DDD

    17. Soru bana galiba... Ne galibası ya?

      Ee, şey... Ben, kem küm... Mırın kırın...

      Dur, topu taca atayım... Duraklama anlarına eklersin bu süreyi. :) Belki konu değişir arada...

      İyi günler, selamlar, emeğe saygı + rep! :)

      * Yok valla, girmemek lazımdı araya. Kabahat benim, al sana soru...

      Güzel bir blog olmuş, yeni yazılarınızı bekliyoruz.

    18. Sis says:

      kırmızı,
      Anladıysam arab olayım derler ya,
      heh onu dedşm.

    19. Sis says:

      zati blogun teması bozulmuş.2 gündür görücüdeyim,beğenemedim bi türlü.
      offf

    20. Kötü kullanırız Arap olma olayını...

      Anladıysam Arap olayım/Arab olayım gibi...

      Konu değişti, süper oldu. :)
      Arap olmayan günler dilerim.

    21. Adsız says:

      çook uykum var.tema bakmaktan gözlerim sulandı.
      amma yine de seni seviyom kırmızı.
      iyi geceler

      sis

    22. Adsız says:

      eski oturduğum evin kapıcısı bir alemdi:)
      her cümlenin sonunda ;
      -peki efendim.
      -tamam efendim,
      -olur efendim diye konuşurdu.
      daha önce bir devlet dairesinde hizmetli olarak çalışmış.
      onunla ilgili bir anımı yazacağım,aklıma geldi şimdi:)
      1988 ya da 1999 senesi tam hatırlamıyorum.
      bende toplantı var.kalabalık bir grup arkadaş gelecek.
      sabah erken akşam yemeğimi hazırladım.
      buranın meşhur yuvarlama ve pilavını pişirdim.sırf eşim;
      -misafirin geldi,yemek yapmadın ,demesin diye:)
      neyse misafirlerim geldi.akşama doğru telefon açtı eşim.
      -ne yemek var? diye.
      -yuvarlama ve pilav yaptım, dedim.
      -ben yemeyeceğim,sen bana patates haşla,dedi.
      zaten içerisi misafir dolu.tepem attı.
      isteyenin eline geçmiyor,eşimde bir tuhaf işte.evde pişeni değil de,canının çektiğini yer.
      neyse,hemen kapıcıyı çağırdım.günlerden de cuma.oturduğumuz semtte cuma günleri pazar kurulur.
      -hasan efendi,bize 1 milyon liralık patates alıp gelir misin pazardan? dedim.
      -peki efendim,dedi ve gitti.
      biraz sonra kapı çaldı.
      hasan efendi sırtına patates çuvalını sırtlamış,karşımda duruyor.
      -bu ne kadar patates hasan efendi, dedim.
      -efendim siz bana 1 milyonluk alın dediniz,bende dediğiniz kadar aldım, dedi.
      50 kilo patates almış:DDD
      belki hatırlarsınız,o tarihlerde ülkemizde fazla patates üretimi vardı da.bakan;
      -ekmek yerine patates yiyin,diyordu.
      sinirden aklıma gelmedi ki bunlar.
      adamcağıza 1 milyon lira verip pazara yolladım.tabi ki suçu yok.
      içeride arkadaşlar koptu gülmekten:)
      50 kilo patatesi,isteyen arkadaşlara ve hasan efendiye verdim.birazda eve bıraktım.öyle bitirebildim:)
      her patates alışımda aklıma gelir gülerim:)))

    23. Adsız says:

      gene bir gün etli pide yaptıracağım.hasan efendiyi çağırdım.eti verdim.fırına yolladım.döne döne de tembih ettim.
      -lahmacun olmayacak.etli pide olacak.aman hasan efendi yanlış pişirmesinler,dedim.
      akşam üstü yemeği getirdi fırından hasan efendi.
      paketi açtım ne göreyim.
      burada ekmek fırınları 3 çeşit ekmek yapar.
      tırnaklı pide,açma ekmek ve kübban diye.
      hasan efendi fırına gitmiş.
      -etli pide olacak demiş.
      fırıncı da;
      - hemen pişireyim,demiş.
      başlamış etli pide yapmaya.
      bizim hasan efendi müdahale etmiş.
      -yok öyle olmayacak.kızarlar bana sonra.tembih ettiler.ille de tırnaklı pidenin üzerine koyun kıymaları ,demiş.
      fırıncı la havle vela çekerek.tırnaklı pide üstüne kıymalı malzemeyi koyup pişirmiş.
      yani burada tırnaklı pideyi yiyenler bilir.üstünd kıymamı kalır.
      -bu ne hasan efendi ?dedim.
      -ama efendim.siz bana etli pide yaptırın diye,tembih etmediniz mi? dedi.
      gülermisin,ağlarmısın?
      mecburen o gece yedik tabi yemeği:DDDDD

    24. su says:

      ay çatalı hatırladım bende yaaa :D :D

      asıl komik olansa bunlar yazılırken pc başında olan bizlerin durumuydu.düşünsenize,odada yalnızsınız ve bi ekrana bakarak tek başınıza kahkaha atıyosunuz.bunu birde çamaşır yıkama-soda-yumuşatıcı-balık-eldiven versiyonlarıda var ki hala gülerim hatırladıkça :)))))))

    25. su says:

      ben kendimi size güldürmem arkadaş! asla anlatmıycam, duş alırken suların kesilip benimde dış kapıda kalıp kapının üzerime kapandığını ve bi bornozla kapıda öölece kalakaldığımı..yada mesela şeyide anlatmam valla..arabamın camını açık bıraktığımı farketmeyip sabah sitedeki güvenliği 'arabamı soymuşlarr' die ayağa kaldırdığımı...

    26. Adsız says:

      canım babacım:)
      ailzehimer olduğu için çok anısı var.

      bir gün arabayla çarşıya gitmiş.sonra ve gelmiş.biraz uzandıktan sonra balkona çıkmış.birde bakmış araba yerinde yok.nasıl telaşlanmış.
      arabayı çaldılar diye hemen karakola gitmiş.
      sonra da motor kiralayıp tüm şehri dolaşıp arabayı aramaya başlamışlar.
      uzun süren aramadan sonra bakmış ki,çarşıda bir mağaza önünde araba.
      ve sıkı durun.
      cebinde de anahtar:)))
      demiş;
      -bu araba buraya nasıl geldi,anahtar cebimde ne geziyor:))))
      arabayı park ettiğini unutup,yürüyerek eve dönmüş.
      unutmuş tabi:)

    27. Adsız says:
      Bu yorum yazar tarafından silindi.
    28. Sis says:

      aşağıdakini facebookda gördüm.koptum.çaldım :))

      "Ahh be sevgili.. senin kolların yok mu? her seni seviyorum diyene bacaklarını açıyorsun?"

    Siz de Yorum yapın