Yine döngü tuttu. Yine uyuyamıyorum. Hani çocuk falan olsam, Noel babaya inansam ondan tek isteyeceğim uykum olurdu sanırım. Hangi yılda nerede kaybettim hatırlamıyorum, ama cidden uykumu geri istiyorum artık.
Kafa tıkır tıkır şeklinde, çalışırken sesini duyuyorum resmen. Ve duymak istemiyorum. Aptal olayım ben ya, sağda solda kikkiki diye yazan kadınlardan olayım, yeter ki şu kafa çalışması sesini duymayayım.
Sonra normal bir işim olsun; sarhoşlarla uğraşmam gerekmesin, sabah 9 - akşam 7 olan bir işim olsun. Kapıyı çekip gidebileyim iş yerimden, sorunları yanımda taşımadan. Ne ödenecek çekler gersin beni ne yapılamayan anlaşmalar. Bunaldığımda yıllık iznimden 3 gün kullanabileyim iş yerine ne olacağını düşünmeden. Cirolar kasmasın beni, ya da ithal edilemeyen içkilerin yokluğu. Tüm firmalar ödesin vergi borçlarını ki ithalat yasakları olmasın; ben de neden rafta J&B olmadığını müşterilere zrilyonuncu kere anlatmak zorunda kalmayayayım. Kendimi pandomimci gibi hissediyorum, hep ezbere bindirilmiş bir pandomimi tekrarlar gibi. Ha bi de İtalyanlara 2 kişiden fazlasının birlikte dolaşması yasağı gelsin, en azından benim dükkanıma giremesinler öyle kalabalık bir şekilde. Kan çıkacak elimden bir gün.
İnsanları anlayabilsem dersem bir de çok şey istemiş olacağım farkındayım. Ama bu ayak oyunları, arkadan çevirilen işler, anlamsız hareketler artık sanırım bardağımı taşırıyor. Ulan bana biri sorsa nedir paylaşamadığınız diye, oyun sitesi demeye utanırım be. Neymiş ki bu oyun siteleri paylaşılamadı. Ne entrikalar, ne kulisler döndü. Kapatacağım bir gün o olacak, sen sağ ben selamet.
Görsel mi ne alaka? Parfüm yazacaktım aslında , o alaka. Niyeyse bu ara takip ettiğim bloglarda habire bir parfüm konusu dönüyor, eksik kalmayayım dedim. Opium idi çook önceden. Sonra Rochas Byzance oldu. Yıllardır da aynı parfüm. Çok etkilediği bir adam vardı, parfümümle tavlayıp evlendiğim. Bakın nette neler denmiş bu parfüm için, ben sadece parfüm sanırdım ama meğersem bir efsaneymiş.
Bi kere Bizans sanatından etkilenilmiş. Tutku ve gizemi çağrıştırırmış. Bir kadının baştan çıkarma hissini ve duygusallığını arttırırmış. Doğu ve batıyı birbirine bağlarken gizem ile dünyasal zevkleri de birbirine bağlarmış. Akdeniz kokularından oluşmuş bir rayiha iken; citron ( turunç ) ve cardamom ( Kakule) kokularıyla açılış yapıp; yasemin ve Türk gülü ile devam edip; kapanış kokularını da sandal ağacı, vanilya ve misk ile yaparmış. O ortasında madalyon olan yuvarlak şişesi de camilerin, özellikle Ayasofyanın kubbesinden esinlenip yaratılmış. Heytt bee neymiş la benim parfüm...
Seviyorum kokumu. Ortalıkta dolaşırken çevreye o kokuyu yaymayı. Birileri fark edip de nefes alarak sorarsa bu ne diye daha çok seviyorum hele. Bana ait imza gibi bir şey oldu. Arada Bucheronla falan aldattım ama hep kısa sürdü aldatmalarım. Yalnız ciddi bir sorun var. Body lotion olanını bulamıyorum artık. Buradan blog dünyasına sesleniyorum. Body lotion olan bir yeri bana bildirenler ödüllendirilecektir. Birde 55 dolar lan ufak şişesi. Ucuzlatsınlar şunu.
Kaçayım artık, sadece parfümümü giyip yatacağım demek isterdim ama ne yazık ki ben yatamıyor ve uyuyamıyorum. Uyuyacağım demiştim saatler önce, kusura bakma.
Kafa tıkır tıkır şeklinde, çalışırken sesini duyuyorum resmen. Ve duymak istemiyorum. Aptal olayım ben ya, sağda solda kikkiki diye yazan kadınlardan olayım, yeter ki şu kafa çalışması sesini duymayayım.
Sonra normal bir işim olsun; sarhoşlarla uğraşmam gerekmesin, sabah 9 - akşam 7 olan bir işim olsun. Kapıyı çekip gidebileyim iş yerimden, sorunları yanımda taşımadan. Ne ödenecek çekler gersin beni ne yapılamayan anlaşmalar. Bunaldığımda yıllık iznimden 3 gün kullanabileyim iş yerine ne olacağını düşünmeden. Cirolar kasmasın beni, ya da ithal edilemeyen içkilerin yokluğu. Tüm firmalar ödesin vergi borçlarını ki ithalat yasakları olmasın; ben de neden rafta J&B olmadığını müşterilere zrilyonuncu kere anlatmak zorunda kalmayayayım. Kendimi pandomimci gibi hissediyorum, hep ezbere bindirilmiş bir pandomimi tekrarlar gibi. Ha bi de İtalyanlara 2 kişiden fazlasının birlikte dolaşması yasağı gelsin, en azından benim dükkanıma giremesinler öyle kalabalık bir şekilde. Kan çıkacak elimden bir gün.
İnsanları anlayabilsem dersem bir de çok şey istemiş olacağım farkındayım. Ama bu ayak oyunları, arkadan çevirilen işler, anlamsız hareketler artık sanırım bardağımı taşırıyor. Ulan bana biri sorsa nedir paylaşamadığınız diye, oyun sitesi demeye utanırım be. Neymiş ki bu oyun siteleri paylaşılamadı. Ne entrikalar, ne kulisler döndü. Kapatacağım bir gün o olacak, sen sağ ben selamet.
Görsel mi ne alaka? Parfüm yazacaktım aslında , o alaka. Niyeyse bu ara takip ettiğim bloglarda habire bir parfüm konusu dönüyor, eksik kalmayayım dedim. Opium idi çook önceden. Sonra Rochas Byzance oldu. Yıllardır da aynı parfüm. Çok etkilediği bir adam vardı, parfümümle tavlayıp evlendiğim. Bakın nette neler denmiş bu parfüm için, ben sadece parfüm sanırdım ama meğersem bir efsaneymiş.
Bi kere Bizans sanatından etkilenilmiş. Tutku ve gizemi çağrıştırırmış. Bir kadının baştan çıkarma hissini ve duygusallığını arttırırmış. Doğu ve batıyı birbirine bağlarken gizem ile dünyasal zevkleri de birbirine bağlarmış. Akdeniz kokularından oluşmuş bir rayiha iken; citron ( turunç ) ve cardamom ( Kakule) kokularıyla açılış yapıp; yasemin ve Türk gülü ile devam edip; kapanış kokularını da sandal ağacı, vanilya ve misk ile yaparmış. O ortasında madalyon olan yuvarlak şişesi de camilerin, özellikle Ayasofyanın kubbesinden esinlenip yaratılmış. Heytt bee neymiş la benim parfüm...
Seviyorum kokumu. Ortalıkta dolaşırken çevreye o kokuyu yaymayı. Birileri fark edip de nefes alarak sorarsa bu ne diye daha çok seviyorum hele. Bana ait imza gibi bir şey oldu. Arada Bucheronla falan aldattım ama hep kısa sürdü aldatmalarım. Yalnız ciddi bir sorun var. Body lotion olanını bulamıyorum artık. Buradan blog dünyasına sesleniyorum. Body lotion olan bir yeri bana bildirenler ödüllendirilecektir. Birde 55 dolar lan ufak şişesi. Ucuzlatsınlar şunu.
Kaçayım artık, sadece parfümümü giyip yatacağım demek isterdim ama ne yazık ki ben yatamıyor ve uyuyamıyorum. Uyuyacağım demiştim saatler önce, kusura bakma.
.jpg)
.jpg)
Ben de, ben de, ben de uyumak istiyorum. Hayatımda bir kere sabaha kadar deliksiz uyumak istiyorum. Yatağın içinde fırdöndü gibi dönüp huzursuz bacak sendromlu bacaklarımla tepinmek istemiyorum. İlk iki paragrafta ne yazdıysan aynısını ben de diliyorum. Ne berbat birşey olduğunu yaşayan bilir. İkimize de düzenli uykular olsun Sis'cim, başka ne deyim...
iyi uyumanın ön koşulları:
1- yatak kesinlikle sert bi visco yatak olacak,yaysızından...sağa sola dönerken yatak zıp zıp zıplamayacak-ideali 90-100+ dansite-
2- yastık aynı malzemeden olup mümkünse en az 60 dansite olacak
3-kesinlikle ticaretle uğraşılmayacak ! derhal maaşlı bir iş bulunacak ve akşam paydos olunca,iş yerinden çıkarken bünyede ne çek,ne senet,ne eleman problemi oluşmayacak
4- yine mümkünse yatakta tek yatılacak ;)
5-eskiden paylaşılan bir yataksa,yatak tez elden değiştirilecek
6-paylaşılan ex kişiye bsg denecek
Bende 25 sene önceki aşkıma bu parfümü hediye etmiştim.Şimdi nereden bulabilirim bir fikriniz var mı?